Baran Tursun: Aslen Diyarbakırlı olup, İzmir'de doğup büyüyen, ailesi inşaat sektöründe faaliyet gösteren 20 yaşında bir üniversite öğrencisidir.
Olay: 25 Kasım 2007 tarihinde İzmir-Alsancak’ta bir Cafede arkadaşlarıyla doğum günü kutlamasından sonra otomobili ile evine dönerken, yol kenarında bekleyen polislerin yanından geçmektedir. Polisler yanlarından geçip uzaklaşan Baran’a otomobil farları ile selektör yaparlar. 250 metre mesafeden otomobil farları ile Baran Tursun’a yapılan selektör, mahkeme kayıtlarına “Baran Tursun’a dur ihtarı yapıldı” olarak geçmektedir. Basın: ”Dur ihtarı böyle mi olur?” diye manşet atar. (Gazete manşetleri için; TIKLAYINIZ... )
Dur ihtarının böyle olamayacağını anlayan zanlı polisler ateş etmeyi gizleyerek, delilleri karartarak ve sahte delil üreterek olaya trafik kazası süsü verip, olay yerinde ‘Trafik Kazası Raporu’ düzenlerler.
Polisler, Baran’ın ailesini de haberdar ederler ”Oğlunuz trafik kazası yaptı, Hastaneye götürdük, elimizden geleni yaptık, maalesef...” dediler. ‘Elimizden geleni yaptık’ sözünden dolayı, Baran’ın babası Mehmet Tursun evladının katiline bir de teşekkür eder.
Öldü sanılan Baran, polisler tarafından Hastaneye “Trafik kazası yapan vatandaş“ olarak teslim ediliyor, polis ve Acil servis doktoru Özgür Ç. ‘Trafik Kazası Tutanağı’ düzenlerler.
Dr. Özgür Ç. Baran’ı hayata döndürmek için kalbine yaptığı masajla kalbinin çalışmasını sağlamaktadır. Kalbi çalışan Baran’ın Beyin Tomografisi çekiliyor, Beyin Tomografisinde Baran’ın kafasında ateşli silah mermi çekirdeği tespit ediliyor. Ateş etmeyi gizleyen, delil üreten, delilleri karartan, sahte rapor düzenleyen, yalancı tanıklık yapan onlarca polislerin utanç verici bu entrikaları Hastanenin Beyin Tomografisinde görünen mermi çekirdeğinden sonra son buluyor. Tomografide polise ait mermi çekirdeği tespit edilmekle Baran Tursun olayı trafik kazası değil, polis tarafından işlenen bir cinayet olduğu kesinleşmiş oluyor.
Yargılama Süreci: Türkiye mahkemeleri, ateş etmeyi gizleyen, Trafik Kazası Raporu düzenleyen, delilleri karartan, sahte delil üreten ve yalancı tanıklık yapan tüm polislere beraat kararı verdi, Baranı öldüren polis memuru Oral Emre Atar’a ise 2 yıl ceza vermeyi yeterli bularak dosyayı kapattı.
Baran'ın ailesi güçlü insan hakları savunuculuğu yapmak amacıyla "Baran Tursun Vakfı" kurarak kendilerince 'dosyayı' kapatmadı.